Kapı açılış saati: 15:30  

Başlama saati: 16:00 

Bitiş saati: 18:00

Komşu Kapısı, Nişantaşı

#hayatadokunanişler üreten Opus Noesis, #müzikleiletişim ile sosyal yaşama nasıl farklı bakılabileceğini merak edenleri Koray Ural’la buluşturuyor…

Neden anlaşamıyoruz?

Sosyal yaşantılarımızda en belirgin sorunlardan biri anlaşmak. Gündelik yaşamda anlamıyor ve/ya anlatamıyoruz. Basit konularda bile sonu gelmeyen, kendimizi deyim yerindeyse konuştukça battığımız sohbetlerin içinde buluyoruz. Dolayısıyla iç dünyamızda çatlaklar hatta derin yarıklar meydana geliyor. Bu etkinlikte müzikal iletişimin farklı bakış açısını keşfetmek; yani müzisyenin kendini ifade etmek için kullandığı dil üzerinden anlam dünyamızı zenginleştirmek, iletişim becerilerimize bir yenisini eklemek istiyoruz.

Bu deneyim, birbirine eklemlenen dört bölümden oluşuyor:

I. “BEN”

İnsanın kendisi, yaşamı boyunca kesintisiz iletişim kurmaya mecbur olduğu bir diğer “ben” aynı zamanda. Kişinin kendi ile olan iletişimini etkili iletişimin çıkış noktası olarak görüp bu bölümde kendine odaklanmış sakin ve duru bir “ben” i fark etmekle başlıyoruz.

II. “BİZ”

Kendi bedenimiz dışında bir beden, bir başka “ben”, bir Obje ekleniyor bu sırada. Obje ile iletişimi başlatarak hem objeyi hem de obje ile yaratılan sesi duyup iletişimin seslere dönüşmüş halini keşfediyoruz. Buradaki objeye olan tutumumuz, tavrımız, şiddetimiz ya da inceliğimiz, merakımız, ilgisizliğimiz… sosyal yaşamdaki iletişim becerimize yaklaştırıyor bizi. 

III. “O”

Artık “biz” olan Ben ve Obje, bir sonraki adımda kendinden başka “biz” olan benliklerin farkına varıyor, obje ile iletişimlerin, yani atölye topluluğunun yarattığı seslerin içindeki uyumunu fark ediyoruz. Kakofoni, kendiliğinden bir senkrona dönüşüyor. Harmonia. 

IV. “O’NDAKİ BEN”

Yolculuğun son durağında “ben”, “biz” ve “o” aşamalarından geçmiş bir “Ben”, seçimlerine, iletişim biçimine, duygularına ve durumuna, duymaya ve dinlemeye dair yeni sorularla karşılaşıyor; burada müzikal iletişim üzerinden başka bir bakış açısı ile tanışan dönüşmüş yeni “Ben” i keşfediyoruz.